MENÜ
25° Parçalı bulutlu
  • EURO
  • DOLAR

KRİTİK SEÇİM: BOYNUZLU MU OLSUN BOYNUZSUZ MU ?

İsviçre, önümüzdeki pazartesi günü, ineklerin boynuzunun doğal olarak uzamasından yana olan çiftçilere devlet desteği verilmesini oylayacak. İnek ve keçilerin boynuzlarının kesilmesine karşı çıkan çiftçi Capaul, bu uygulamanın hayvan onuruna zarar verdiğini söylüyor. İneklerin boynuzlarının olduğu gibi kalmasını savunan Capaul, onlara bakıldığında başlarının gurur duyar gibi yukarıda olduğunu, ancak boynuzları kesildiğinde üzgün göründüklerini söylüyor. İsviçre’de Hal […]
Köşe Yazarları - 23 Kasım 2018 12:18 A A

İsviçre, önümüzdeki pazartesi günü, ineklerin boynuzunun doğal olarak uzamasından yana olan çiftçilere devlet desteği verilmesini oylayacak.

İnek ve keçilerin boynuzlarının kesilmesine karşı çıkan çiftçi Capaul, bu uygulamanın hayvan onuruna zarar verdiğini söylüyor.
İneklerin boynuzlarının olduğu gibi kalmasını savunan Capaul, onlara bakıldığında başlarının gurur duyar gibi yukarıda olduğunu, ancak boynuzları kesildiğinde üzgün göründüklerini söylüyor.

İsviçre’de Hal Böyle İken Biz Nelerle Uğraşıyoruz…..

Hayvan onuru üzerinden seçime giden ülkelerin seviyesini beğeniriz beğenmeyiz… Bizim Anadolu insanının hayvan ve tabiat sevgisini kimseyle tartışmaya açmayız, bikere biz boynuzda kesmiyoruz ama seçim konusunda bir hayli yol almamız gerekecek orası kesin..
Protokol Zenginliği ve sayınların havada uçuştuğu proğramlarda halkımızın geçip önümüzde otursunlar, bizi temsil edip bizim yerimize önden seyretsin diyerek oy verip seçtiği siyasilerin ve o siyasilerin gücü nisbetin de atadığı hatta partilerine bağlılığı, her gelenin adamı olmayı başardığı nispetinde yerinde kaldığı bürokrasi saltanatının sahipleri, sosyal medya hesaplarından fotoğraf paylaşabilmek için ne emekler veriyor.
Bu emeklerin gölgesinde ülkemizde gidilecek seçimlerde ne kadar politik ve aşırı siyasi olduğumuzu kontrol etmenin zamanı gelmedi mi.?
İlkokul seviyesine kadar inen siyaset, arkadaş, dost, komşu, akrabaları birbirine kırdırmadı mı?
Halen cereyan eden olaylar iki kişinin bir koltuğu bölüşememesinden ortaya çıkmıyor mu?
Koltuğa oturduktan sonra, eli cebinde fotoğraf paylaşarak ne kadar ciddiye almıyorum pozları veren sayın kardeşim; adın da gelir geçer, şanın da gelir geçer, çıkart o ellerini cebinden… senin partin kurulduğunda sen kısa pantolonla geziyordun, başka siyasi iktidar görmedin. İdol edinmen gereken insanları ben bir kere halkı karşısında eli cebinde görmedim. Halk kibirli gördüğü adamı gemisinden indirir haberin olsun.
Halktan toplanan paralarla, ülkenin krizlerle boğuştuğu bir dönemde bürokratlara ve eşrafına lüks mekanlarda üç kere iftar veren sayın Müftüm, Halk mütevaziliği sever, halk güzel söyleyeni dinler, alime saygı duyar, bizde saygıda kusur etmek için değil gerektiği için size arz edelim ki, uzun uzun konuşmalar yaptığınız programlarda dikkat çeken unsur sizinde halk tarafından Bürokrat olarak görünmenizi sağlıyor. Lütfen din adamı olmanın gerekliliğini yapınız. Ülkenin siyasetçiden çok size ihtiyacı var ama siyasilerin arasında değil kendi içlerinde ihtiyacı var… Feto belasının din ve imanda açtığı büyük zedelenmeyi insanların vicdanında görebilmek o yaraları sarmak sizin işiniz. Sizde lütfen o elinizdeki mikrofonu bırakın ve halkın içinde hakkı anlatın..

Maniplasyonların havada uçuştuğu seçim döneminde, kırılan kalpler, uzayan tartışmalar, yetkinlik ve etkinliğin sorgulanacağı, onlarca sahte hesabın ortaya fitne salacağı, bu gidişle, ardında bir yığın hasar bırakacağını düşündüğümüz bir seçim atmosferine giriyoruz.
Yalan, dedikodu, iftira’nın olmadığı, siyasetten çok şehrim için ben ne yapabilirimin düşünüldüğü, hakkım olandan fazlasını istemem felsefesinin yaygınlaştığı, benden önce sen buyur ahlakı’nın olgunlaştığı, tebessüm şehri olmak için birbirimiz için gayret ettiğimiz toplum olup, ülkemize mihmandar olsak, eleştirileri alınca vay hain demesek, birisi bir iş yapınca kaç para aldı acaba bu işten demesek…. Benim ne gibi bir katkım olabilir yaptığınız hayırlı işlere diyebilsek…

Pek kıymetli bir akranımın da dediği gibi; İNSANLAR HATA YAPAR, DOSTLARI UYARIR NE OLUR SİZLERİ UYARAN HATA YAPIYORSUNUZ DİYEN DOSTLARINIZA DAHA SIKI SARILIN ONLAR SİZİ UÇURUMUN KENARINDAN ÇEVİRECEK OLANLARDIR.

Comments

comments

Bu haber 5934 kez okundu.
Köşe Yazarları - 12:18 A A
BENZER HABERLER

YORUM BIRAK

YORUMLAR

Hiç yorum yapılmamış.