Köyde bulunan hayvanlardan bazılarının ağzında salya akıntısı olmasının üzerine bayramın 2. günü özel veteriner getiren hayvancılık yapan köylüler, Şap hastalığının tespitiyle Mucur Tarım İlçe Müdürlüğüne başvurarak tedavi için iğne ve ilaç talep ettiler.
Yetkililerin, Hayvancılığın merkezi olduğunu iddia edilen Kırşehir’in ve ilçelerin depolarında ilaç ve iğne olmadığı belirtilerek, Yazışmanın yapılamadığını, yazışmanın yapılmasından sonra temin yoluna gidilebileceğini belirttiği iddia edildi.
70 civarında hayvan bulunan Geycek köyünde bir ahırda başlayan ve şu anda 4 ahıra sıçrayan hastalığın 15 civarında hayvanda bulunduğu bilgisi edinildi.
Köyde tedbir, tedavi uygulanmadığı bilgisi gelirken, karantina benzeri tedbirinde alınmadığı uyarı ve ikazın yapılmadığı, köyde uyarı tabelası da asılmadığı bilgisi edinildi.
Köylülerin hayvanlarına sirkeli suyla müdahale ettiği öğrenilirken, yetkililerin köye ne zaman gelecekleri ve çözüme ortak olacakları köylüler arasında merak konusu.
Durumun çözüme kavuşmasını bekleyen ve 6 gündür yetkililerden dönüş alamayan Geycek köyü üreticileri yetkililerin tedbir almamakla beraber çözüme ortak olamamalarını eleştirerek, “Amerika ile mücadeleyi böyle mi yapacağız, yerli üretim hayvanlarımız gözümüzün önünde eriyor, meraya çıkartamıyoruz, sütünü kullanamıyoruz, daha kötüsü diğer köylere ve büyük ticaret yapan çiftliklere bulaştırmaktan korkuyoruz. Milli servet heba oluyor, bir tek memuru görevlendiremeyen müdürlere sesleniyoruz, içimiz yanıyor 4 ahırda 15 hayvan hasta yatıyor, tedbir alınmazsa hepsi tutulacak” ifadelerini kullandılar.
Şap Hastalığı virüs adı verilen gözle görülemeyen küçük canlılar tarafından meydana getirilen çift tırnaklı hayvanlara özgü, çok bulaşıcı ve hızla yayılan bir hastalıktır. Bu hastalık sığır, manda, koyun, keçi ve domuzlar yanında yabani çift tırnaklı hayvanlarda da görülür. Hastalık hem ekonomik boyutuyla, hem de hayvan sağlığını etkilemesi nedeniyle çok sayıda ülkenin gündemini oluşturmaktadır.
Şap hastalığının meydana getirdiği kayıplar;
• Süt ve et verimindeki kayıplar,
• Hayvanların gelişmesinde gerilik,
• Gebe hayvanlarda yavru atma,
• Özellikle genç hayvanlarda görülen oldukça yüksek oranda ölümler,
• Dış ticarete getirilen kısıtlamalardan doğan ekonomik kayıplar,
• Tedavi masrafındaki maliyet.
şeklindedir.
Sığırlarda hastalık belirtileri;
• Yüksek ateş,
• Titreme,
• Donuk ve cansız bakışlar,
• Salyalı ve şapırtılı ağız,
• Ağız, dil ve dudaklarda yaralardan dolayı yem tüketiminde azalma, buna bağlı olarak süt sığırlarında süt veriminin düşmesi, besi sığırlarında ise ağırlık artışının azalması,
• Diş etlerinde hassasiyet ve içi dolu kabarcıklar, kabarcıklar birkaç saat sonra açılır ve açık kırmızı renkli yaralar meydana gelir.
• Hassas ve ızdıraplı ayaklar,
• Ağır vakalarda tırnak düşmesi,
• Süt veriminde azalma,
• Buzağılarda ölüm.
gibi faktörlerle açıklanabilir.
