ÇİÇEKDAĞI’NIN ALAYININ SELAMI VAR

Biraz doğaçlama olacak ama Darb-ı mesel olan bir hikayeyi  Çiçekdağı’na uyarlayarak anlatmak istiyorum. ‘’Çiçekdağı’n da ki Yatılı bir  Okulda okumakta olan iki arkadaştan birisi okulun bitmesine yakın babasının rahatsızlığından dolayı erkenden memleketine, köyüne dönmek zorunda kalmış. Köyünde cep telefonu çekmiyormuş.  Cep telefonu çekmediğinden arkadaşına ev telefonunu vermiş. Telefonu genelde babasının açacağını , kendisinin çoğunlukta tarlada […]
Genel - 2 Kasım 2017 09:44 A A

Biraz doğaçlama olacak ama Darb-ı mesel olan bir hikayeyi  Çiçekdağı’na uyarlayarak anlatmak istiyorum.

‘’Çiçekdağı’n da ki Yatılı bir  Okulda okumakta olan iki arkadaştan birisi okulun bitmesine yakın babasının rahatsızlığından dolayı erkenden memleketine, köyüne dönmek zorunda kalmış. Köyünde cep telefonu çekmiyormuş.  Cep telefonu çekmediğinden arkadaşına ev telefonunu vermiş. Telefonu genelde babasının açacağını , kendisinin çoğunlukta tarlada çalışmakta olacağını, yıl sonu ders sonuçlarını arkadaşından kendisine şifreli bir şekilde  iletmesini istemiş.  Yalnız ‘’Sonuçları söylerken okulu geçti isem babama  geçtiğimi direk söyle. Eğer bir zayıfım varsa Ahmet’in selamı var , eğer zayıflarım daha fazla ise Hasan, Hüseyin gibi isimleri adedince  kullanarak   selamları var diye babama söyle ben anlarım’’ diyerek vedalaşıp ayrılmış.

Aradan günler geçmiş. Genç akşam tarladan  eve geldiğinde babası : ‘’Oğlum bu gün arkadaşın Hasan aradı’’ demiş. Genç ise heyecanla ‘’Ne dedi selam sabah var mı ‘’diye sormuş.  Babası ise cevaben

‘’ Seni sordu. Ayrıca ÇİÇEKDAĞI’NIN ALAYININ SELAMI  olduğunu iletmemi istedi.

Anlıyacağınız ne kadar kırık ve zayıfları varsa arkadaşı isim isim söyleyemeyip Alayını toptan anlatmış.

Hikaye bu ya.. Gelelim işin aslına. Evet. Çiçekdağının Alayının selamı var Bizim belediyelere , siyasilere ve bürokratlara. Zayıf notlar o kadar çok ki say say bitmez.  Çiçekdağı gün geçtikçe erimekte ve erimeye devam etmektedir.  Kırşehir’in ücra fakat kadim bir ilçesi. Gözden uzak olunca yüreklerden de uzak olmanın yalnızlığını ve çaresizliğini yaşamaktadır. Gün geçtikçe göç artmakta , o kadar bina yapılmasına rağmen kent meydanında 50 kişinin bile bulunmadığı bir viraneye dönüşmekte.  Beldesi Köseli Yozgat’ın Yerköy ilçesinin adeta bir mahallesi olarak varlığına devam etmekte.

İstihdam yok denecek kadar azalmış.   Hiçbir üretim tesisi ve fabrikan yok. Çarşı merkezinde birkaç esnaf kalmış. Onlarda yeni açılan birkaç tane alışveriş merkezinden dolayı siftahsız kapatmakta. Veresiye defterine yazarsa ancak öyle iş yapar halde.

Köseli , Fevzi Çakmak ve Fatih mahallerinin bir çok bölgesi Yozgat’ın telefon kodu ile aranmakta. Su elektrik ve doğalgaz hatları içiçe girmiş.

Devletimizin çiftçilik ve hayvancılık ile ilgili teşvik, hibe ve kredileri ne hikmetse (!) abisi olana, bazı siyasilere yardakçılık yapanlara, birilerinin bayrağını sallayanlara ve işini kitaba uyduranlara verilmekte.

Şahit olduğum bir olayı anlatmak istiyorum. Sayın Valimiz  Çiçekdağını ziyaretinde sadece protokolün olduğu bir ortamda Kaymakamımıza hitaben  bir soru sordu.  Sorusu şöyle idi:  Şu an Çiçekdağında en önemli  ve öncelikli isteğin nedir?

Kaymakamımızın Valimizin bu sorusuna yanıtı ise Hükümet konağının eski olduğunu , deprem riskinin olduğunu  ve en acil ihtiyaçlarının bu olduğunu talep etti.

Düşünüyorumda

Askerlik şuben kapanmış. Adliyen kapanmış. Yerköy’ e geçmiş. SGK kapanmış..  Hastahanen Aile hekimliğine dönüşmüş, İlçe meydanında sadece üç beş tane emeklin güneşlenmeye çıkmış, gençler işsiz, esnaflar çaresiz, köylün sahipsiz, Yerköy’ün bir mahallesi hüviyetine ilçemiz dönüşmüş, mevcut hükümet konağı bomboş ve derdimiz bu..

Yerköy’ e bağlansakta hiç değilse güzel , temiz ve havadar bir mahalle,  bir semt olduğumuzu bilsek. Tabii buda işimize gelmez siyasilerimiz için. Neden mi diye soracak olursak içiçe girmiş  üç belediye. Üç makam. Belki Üç parti.. Üç maaş. Üç bayrak.. Üç karşılanma..  Yerköy- Köseli-Çiçekdağı… Artık azdan çok anlayın.  Ama ne hikmetse üçüde çaresiz, sahipsiz. Üçüde  ne gerine gerine Yozgat’lıyız veya Kırşehir’liyiz diyebiliyorlar. Karmaşık bir durumdalar.

İlçemizdeki siyasilerinde böyle bir dertleri yok. Herkes kendi koltuğunu sağlama almanın peşinde. Riya, fitne, fesat, karalama, iftiranın bini bin para… Herkesin elinde bir satır, Haysiyet cellatlığı yapılmakta.  Çiçekdağı için ne yapabilriz veya Allah rızası için ne yapalım gibi dertlenen yok. Zaten fetöden dolayı boşalan yerlere başka  paralel Din baronları yer kapmak için  mücadele eder olmuş.  Nereye adım atsak yeni paralel din tüccarlarının  nefesini hissetmekteyiz..

Şunun adamı, şu partili,  falanca kartvizitli , ehliyetsiz  ve tamamı ile ellerindeki geçerli  veya geçersiz  kartvizitleri ve referanslarla işe girmeye çalışan bir yığın işsiz genç ordusu.

Şimdi Kırşehir yöneticilerinin ve siyasilerinin notunu aynı yukarıdaki misaldeki gibi şifreli bir şekilde vermek istiyorum. ÇİÇEKDAĞI’NIN ALAYININ SELAMI VAR.  Notlar kırık..

 

Comments

comments

Bu haber 7122 kez okundu.
Genel - 09:44 A A
BENZER HABERLER

YORUM BIRAK

YORUMLAR

Hiç yorum yapılmamış.