KÖR OLASIN
Görmek istemiyorsan garibin halini,muhtacı, KÖR OLASIN…
Elin varıyorsa Devlet malını gasp etmeye, kökünden kurusun…
Yüreğin kaldırıyorsa yetimin hakkının çalınmasına ciğerlerin kurusun..
Yalana varıyorsa dillerin koltuk için, dilin çürüsün..
Dünyanı, para,makam, güç üzerine kurduysan, seni,sana dokunmayan bin yıllık yılanlar soksun…
Kendini ilah zannedip, ( her istediğim olsun) edasıyla kaynatıyorsan çevreni, ömrün yansın.
Dön de bir bak ey insan, devr- alem sana boş değilmi, asıl olan gülen bir çift garib in gözleri değilmi.
“Müslümanlar arasında en hayırlı ev, içerisinde yetim olan ve yetime de iyi muamele yapılan evdir. En kötü ev de, içinde yetim bulunup da ona kötü muamele yapılan evdir.” (İbnMace, Edeb, 6) buyurmuş efendimiz, Kırşehir bizim evimiz değil mi ?
“Bugün içinizden bir yetim başı okşayan, bir cenaze teşyi eden ve hasta ziyaret eden var mı?” (Taberânî, Sâhibu’l-Câmî, 80) neden gidemiyoruz hastanelere, acılı cenaze yakınının sırtını sıvazlamaya, huzurevlerinde bizleri bekleyen yaşlılarımıza, yetimhanelere..
Nasıl gelir ben bilmem arkadaş, kimi sosyalzim der kimi adil düzen, kimi eşit yurttaşlık, kimi sosyal devlet, bizim toplum siyasetin argümanlaşmasına müsade etmiş, siyasilerin ağzına bakıp duruyor, lafı bırakalım icraate geçelim artık.
Niyetlerimizi bir düzeltelim, eminim ki bu anadolu toprakların da sefilliği emecek ve kaybedecek irade mevcuttur. Silkinip üzerimizdeki ölü toprağını atalım, milletin oturacağı koltuk için biz neden kavga ediyoruz, eğer ucunda seninde rantın varsa eyvallah, aynı yolun yolcususun demek ki. Ama bu garibanlar ne olacak bir çözüm üretelm artık.
Bu hafta bir fotoğraf yayınladık,( iki konteyner arasındaki tek farkı bulun) haberimiz de inceleyebilirsiniz.
Bu fotoğrafı görüpte halen kendi menfeaati için çalışan varsa, o insanlara içi yanıpta bu düzene ayak uydurup ağzının tadıyla yaşayacaksa helal olsun.